Prof. Dr. Serhat Erkmen'in analizine göre, terör örgütü DEAŞ'ın zayıflamasında Türkiye'nin büyük bir rolü bulunuyor. 2013 yılında ortaya çıkan örgüt, zaman içinde Türkiye ve dünya genelinde birçok terör eylemi gerçekleştirdi. Ancak Türkiye'nin DEAŞ'la mücadeledeki başarısı, örgütün örgütlenme, finansman ve militan temini gibi konularda artan bilgi birikimiyle ilişkilendiriliyor.

DEAŞ, başlangıçta Irak ve Suriye'deki iç savaşların etkisiyle ortaya çıktı ve 2013-2014 yıllarında bu iki ülkede aktif olarak faaliyet gösteriyordu. Ancak 2015 yılından itibaren Türkiye, Avrupa ve Amerika Birleşik Devletleri'nde DEAŞ tarafından gerçekleştirilen terör saldırılarına hedef oldu. Örgüt, kısa sürede dünya genelinde Asya'dan Avrupa'ya, Orta Doğu'dan Afrika'ya kadar pek çok yerde kanlı eylemler gerçekleştirdi. Binlerce militan farklı ülkelerden örgüte katılırken, pek çok ülkede de saldırılar önlendi.

Türkiye'nin DEAŞ'la mücadelesi, temel olarak üç koldan ilerledi. İlk olarak, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin Irak ve Suriye'de gerçekleştirdiği operasyonlar DEAŞ'a büyük darbeler vurdu. Fırat Kalkanı Operasyonu, Suriye'nin kuzeyinde örgütün Cerablus ve El Bab gibi önemli bölgelerden temizlenmesini sağladı. Aynı zamanda Türkiye, DEAŞ'ın hakim olduğu dönemde Irak'ın Musul şehrinde bir askeri üs kurarak mücadeleye katkıda bulundu. Bu operasyonlar sonucunda DEAŞ, Suriye'de tamamen yok oldu.

Türkiye'nin DEAŞ'la mücadelesinin ikinci kolunda, örgüt mensuplarına yönelik ülke içinde yoğun bir mücadele yürütüldü. 2014-2024 yılları arasında 20 binden fazla kişi DEAŞ ile ilişkilendirildiği gerekçesiyle gözaltına alındı ve yüzlercesi tutuklandı. Türkiye, Avrupa ülkelerinden daha fazla militan yakaladı ve örgütün lider kadrosundan birçok kişiyi ele geçirdi. Bu süreçte gerçekleştirilen operasyonlar sayesinde DEAŞ'ın tehdidi daha iyi anlaşıldı ve potansiyel eylemler engellendi.

Asya Pasifik'te yeni güvenlik mimarisi: "Küçük Satranç Tahtası" Asya Pasifik'te yeni güvenlik mimarisi: "Küçük Satranç Tahtası"

Kaynak: AA-Anadolu Ajansı