Stockholm Uluslararası Barış Araştırmaları Enstitüsü (SIPRI) tarafından yayımlanan rapora göre, uluslararası silah ticaretindeki eğilimlerin incelenmesi, savaş beklentilerinin ve uluslararası ilişkilerin karmaşıklığının bir yansıması niteliğinde.
Savunma ürünü ihracatındaki eğilimler incelendiğinde, devletlerin birbirlerine yaptıkları ana silah sistemleri transferlerinde 2014-2018 ve 2019-2023 dönemleri arasında yüzde 3,3'lük bir azalma görülüyor. Ancak bu azalma, devletlerin kendi silahlanma programlarından ziyade diğer ülkelerle savunma ürünü ticaretini kapsıyor.
Özellikle ABD ve Fransa'nın ihracatlarında artış eğilimi dikkat çekiyor. Fransa'nın savunma ürünleri ihracatında yaşadığı sıçrama, Cumhurbaşkanı Macron'un dış politika hedefleriyle de ilişkilendirilebilir. Asya ve Okyanusya ülkelerinde ise Hindistan ve Pakistan'ın silahlanma yarışı öne çıkıyor.
Silah ithalatında ise Hindistan, Suudi Arabistan, Katar, Ukrayna ve Pakistan'ın en fazla silah alan ülkeler olduğu görülüyor. Orta Doğu'da ise Suudi Arabistan, Katar ve Mısır'ın silah ithalatında liderlik yaptığı belirtiliyor.
Türkiye'nin ise savunma ihracatında artış gösterdiği ve milli savunma teknolojilerini geliştirme yönünde adımlar attığı ifade ediliyor. Ancak Türkiye'nin henüz uzun bir süreçte olduğu ve dışa bağımlılığını azaltma ve milli savunma sanayisini güçlendirme yolunda çalışmalarını sürdürdüğü belirtiliyor.
Sonuç olarak, silah ticaretinde lider konumda olan ülkelerin uluslararası ilişkiler ve bölgesel güvenlik dinamiklerinde önemli bir rol oynadığı ve bu ticaretin çatışma bölgelerindeki gerginlikleri artırabileceği vurgulanıyor.