İzmir'in Konak ilçesinde yaşayan 52 yaşındaki Gazer Akdoğan, gözlerinin altında oluşan küçük lekeler nedeniyle Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Kozmetoloji Ünitesine başvurdu. Doç. Dr. Özlem Özbağçıvan tarafından yapılan muayene sonucunda lekelerden birinin en tehlikeli cilt kanseri türü olan melanomun birinci evresi olduğu tespit edildi.
Akdoğan, melanom teşhisiyle yapılan ameliyat ve tedaviler sayesinde sağlığına kavuştu. Hastanın yüzündeki lekeleri ilk başta önemsemediğini ancak bir arkadaşının önerisi üzerine doktora başvurduğunu ifade etti. Cilt kanseri teşhisiyle karşılaştığında korktuğunu belirten Akdoğan, erken teşhisin kendisini şanslı hissettirdiğini ve hayatının daha kötü bir şekilde etkilenebileceğini düşündüğünü söyledi.
Doç. Dr. Özlem Özbağçıvan, Akdoğan'ın lekelerini dermoskop isimli cihazla ayrıntılı şekilde incelediklerini ve melanom şüphesiyle deri biyopsisi yapıldığını belirtti. Özbağçıvan, ciltteki lekelerin detaylı olarak incelenmesinin önemine vurgu yaparak, bazen tehlikeli ve hızlı ilerleyen bir kanserin başlangıcı olabileceğini ifade etti. Uygun olmayan tedavi yöntemleriyle lekelerin yok edilmesi durumunda, kanserin derinin altında büyümeye devam edebileceğini ve geç teşhis alınmasının hastaların hayatına mal olabileceğini vurguladı.
Melanom kanserinin en tehlikeli cilt kanseri türü olduğunu belirten Özbağçıvan, ilaç tedavilerinin uygulanabileceğini ancak hayat kurtarmanın sadece erken teşhisle mümkün olduğunu ifade etti. Özbağçıvan, hastaların yüzlerinde oluşan ben ve lekelerde en yakın sağlık kuruluşuna başvurmalarının önemine dikkat çekti.
Gazer Akdoğan'ın örnek hikayesi, erken teşhisin ve uygun tedavilerin sağlığına kavuşma şansını artırdığını göstermesi açısından önem taşımaktadır. Bu tür belirtilerin göz ardı edilmemesi ve düzenli olarak cilt kontrollerinin yapılması, cilt kanserinin erken teşhisi ve tedavisi açısından büyük önem taşımaktadır.
