Anadolu Yayıncılar Federasyonu’nun "Anadolu Sohbetleri" etkinliğinde medya kuruluşlarının Ankara temsilcileriyle bir araya gelen TBMM İçişleri Komisyonu Başkanı ve eski İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, gündeme dair açıklamalarda bulundu.

"İki dönem kuralını çok yanlış buluyorum"

DEM Partili Doğan: "Cumhuriyet tarihinin en kapsamlı barış görüşmeleri için kimse sorumluluktan kaçınmamalı" DEM Partili Doğan: "Cumhuriyet tarihinin en kapsamlı barış görüşmeleri için kimse sorumluluktan kaçınmamalı"

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ndeki iki dönem kuralı hakkındaki görüşü sorulan Soylu, "İki dönem kuralını çok yanlış buluyorum. Merkel'den sonra Almanya ne oldu? Herkes kendine bu soruyu sorsun. Aşağı doğru gidiyor, göçüyor yani. Sadece otomotiv endüstrisi, sadece Çin'den kaynaklanan bir etkiyle değil. Aslında bütün sistemi çöktü. Çok basit politikalar olarak nitelendirdiğimiz, örneğin insanların niteliklendirilmesi dahil, yatırım ortamlarının iyileştirilmeleri dahil yatay politikalar; bu politikaların hiçbirisinde en ufak bir adım atabilecek kabiliyet söz konusu değil. '400 bin-500 bin ev yapacağım' dedi Scholz geldiği zaman, hiçbir şey yapamadı. Ve göç dahil, enerji dahil birçok politikada, tedarik zincirlerinin yönetimi dahil olmak üzere hiçbir politikada başarılı olamadılar" dedi.

"Apo, acımasız bir katildir ve bunu en iyi Kandil'dekiler bilir"

Bahçeli'nin çağrısından sonra İmralı'yı ziyaret hem DEM Partili heyetin yürüttüğü süreç sonunda teröristlerin silah bırakabileceğini söyleyen Soylu, "PKK'nın kurulduğu günden itibaren statükosu aynıdır. Burada ne demek istiyorum? PKK, 4 ana unsurla kuruldu. Türkiye, Kandil, Suriye ve Avrupa. PKK bu 4 ana unsurunda bir değişikliğe gidebildi mi? PKK'yı kuran Abdullah Öcalan, 25 yıldır cezaevinde. Dünya 25 yıldır çok değişti; terör değişti, terörün şekli değişti, biçimi değişti, ülkeler değişti, devlet anlayışları değişti, savunma anlayışları değişti, her şey değişti, PKK değişikliğe gidemez. PKK'yı 'Apo' kurmuştur. Bütün canilikleri 'Apo' yapmıştır. Kurucu aklının izni olmadan PKK'da hiç kimse bir adım atamaz. Apo, acımasız bir katildir ve bunu en iyi Kandil'dekiler bilir. Ben, Devlet Bey'in ve Recep Tayyip Erdoğan'ın ortaya koyduğu bu adımın Türkiye'nin geleceği açısından en önemli adım olduğunu düşünüyorum. Büyük liderler büyük çözümler bulurlar, büyük adımlar atarlar. Bana göre iki lider de büyük adım attılar. Apo hem PKK'nın hem de YPG'nin lideri" diye konuştu.

"Herkesle fotoğraf çektirmiş ama benim fotoğrafım öne çıkıyor"

Soylu, suça karışmış bazı kişilerle fotoğraflarının sosyal medyada yer almasıyla ilgili soruya, "Beni birçok organize suç örgütü ile ilişkilendiriyorlar. Partiye gidiyorum, birisiyle resim çektiriyorum, herkes çektiriyor benimle resim. Ben 2 milyon İçişleri Bakanlığı kamerasıyla resim çektirmişim. Dışarıda çektirilenler hariç. Millet diyor ki 'gel resim çektirelim'. Ben dün akşam bir düğüne gittim. Düğünde nikah şahidiyim. 3 tane çocuk geldi, 'resim çektirebilir miyiz' dedi. Ne diyeyim, çektiririm. Ama ben ona eğer bir hukuksuzluk ve kanunsuzluk yaparken iltimas geçiyorsam o zaman suçluyum. Tanımam bilmem de birçoğunu tanımıyoruz. Havalimanının açılışında birisiyle fotoğraf çektiriyoruz. Adam ondan sonra bir meselenin konusu oluyor. Herkesle fotoğraf çektirmiş ama benim fotoğrafım öne çıkıyor. Ben ekşi yemedim ki midemi ağrısın" diye konuştu.

"Bu dönem sonu itibarıyla aktif siyaseti bırakacağım"

Siyaseti bırakıp bırakmayacağına ilişkin sorulan soruya da Soylu, şu yanıtı verdi:

"Biz siyasette bir tarafız. Ve bizim tarafımız çok net. Bugün Tayyip Erdoğan hangi ilkeleri çiziyorsa bizim tarafımız o. Erdoğan da Türkiye'ye yüzyıllık bir politik yol çizdi, bir Erdoğan politikası oluştu. Bu çok net. Ben daha önce de Tayyip Erdoğan'ın siyaseti bıraktığı gün siyaseti bırakacağımı söyledim. Benim siyasi parantezim Tayyip Erdoğan'la birliktedir. Ben bırakmıştım, beni siyasete tekrar dahil etti. Allah binlerce kere razı olsun. Liderimiz liderimizdir, davamız da davamızdır. Yolundan dönenin kaşığı kırılsın. Benim bu sene 4'üncü dönemim milletvekilliğinde. Bu dönem milletvekilliği de benim son dönemim. Ben bir de faydalı olamıyorum milletvekilliğinde, işin doğrusu. Milletvekilliği başka bir şey oldu, sistematiğe döndü. Ben faydalı olamıyorum. Benim böyle bir kendime ait de bir özeleştirim var. Bana bugün deseler 'bugün ne olursunuz' diye. 'Beni azat' edin diyeceğim, bu noktadayım. Bu sistemden dolayı değil. Ben kavlime sadığım, Allah nasip ederse bu dönemin sonunda aktif siyaseti bırakacağım. Bu konuda net bir değerlendirmem var. Bu dönem sonu itibarıyla bunu bırakacağım. Tayyip Erdoğan'ın bir kez daha seçilmesi için canhıraş mücadele ortaya koyacağım."

Kaynak: ANKA