TÜİK’in bugün açıkladığı verilere göre aylık enflasyon yüzde 2,47, yıllık enflasyon ise yüzde 51,97 oldu. TÜED Genel Başkanı Kazım Ergün, verilere ilişkin yazılı açıklama yaptı. Ergün, şunları kaydetti:

“Son iki yıldır yüksek enflasyonla yaşayan bir ülke olmamızdan en büyük zararı emekliler görüyor. Yüksek enflasyon, gelirleri küçülttüğü gibi gelir dağılımını da bozmaktadır. Milli gelirden en az payı emekliler alıyor. Emekli aylıklarının yetersiz kalması nedeniyle alım gücü düştüğünden emekliler sağlıklı beslenemiyor. Devletimizin, anayasamızda güvence altına alınan ve kutsal hak olan emekliliği koruması ve geliştirmesi için emeklilerimize hak ettiği aylığı vermesi gerekir. Emekli aylıkların hesaplanması ve artışı, TÜFE oranlarına göre yapılması hak kayıplarına neden olmaktadır. Kök aylıkların düşmesi, enflasyon ile birlikte hesaplama sisteminden kaynaklanıyor. Gerçek enflasyonu yansıtmayan bir hesaplama sistemi ile emekli aylıklarına yapılan zamların küçültülmesi, emeklilerin alım gücünü de düşürmektedir. Şeffaf bir enflasyon hesaplaması için sepete yer alan madde fiyatlarının açıklanması ve kamuoyu ile paylaşılması gerekir. Emeklinin gıda, kira, elektrik, su ve yakıt giderleri incelendiğinde enflasyonun yıllık bazda açıklanan oranların çok üzerinde olduğu net bir şekilde görülmektedir.

“Emeklilere hak ettiği pay verilmelidir”

TÜİK: üretim endeksi eylül ayında değişmedi TÜİK: üretim endeksi eylül ayında değişmedi

TÜİK, çalışanlar ve emekliler için yeni bir endeks oluşturmalıdır. Bu yapılmadığı sürece emekli aylıkları da küçülmeye devam edecektir. Temmuz ve ağustos aylarında konut (kira), eğitim, elektrik, ulaşım ve su fiyatlarına yapılan yüksek oranlı artışlara rağmen son iki ayda TÜFE artışının yüzde 5,78 olarak açıklanmasına inanan emekli yoktur. Kaldı ki, her ay açıklanan enflasyon ile emeklilere verilen zamlar erimektedir. Örneğin son iki aylık yüzde 5,78’lik enflasyon nedeniyle en düşük emekli aylığının alım gücü 12 bin 500 TL’den 11 bin 777 TL’ye gerilemiştir. Emekliler çarşı-pazara çıkamaz duruma gelmiştir. Emekli aylıkları en azından açlık sınırının altında olmamalıdır. Bu nedenle TBMM açıldığında seyyanen bir iyileştirme yapılması, zor şartlar altında yaşam mücadelesi veren emeklilerimiz için bir can suyu olacaktır. Devletimiz, toplanan vergilerden ve büyüyen ekonomiden emeklilere hak ettiği payı vermelidir. TBMM açılır açılmaz, emeklilere seyyanen zam konusu ele alınmalıdır.''

Kaynak: ANKA