Şanlıurfa’nın değişmez lezzetlerinin başında; kuzu ciğeri kebabı geliyor. Şanlıurfalılar, sabah kahvaltısında, öğle ve akşam yemeğinde ciğer kebabını tercih ediyor.
Kentte gelen ziyaretçilerin de vazgeçilmez tercihi olan ciğer kebabı; lokanta ve restoranların yanı sıra vatandaşlar tarafından pişirilerek sofraların vazgeçilmesi olmaya devam ediyor.
Erkek kuzu ciğerinden yapılan ve ateş üzerinde pişirildikten sonra sıcak ekmek, isot (biber), soğan, yeşillik, özel baharatlar ve yayık ayran ile servis edilen ciğer kebabı, kendini has lezzetiyle damaklara ulaşıyor.
Ciğer kebabı nasıl hazırlanıyor?
Ciğer yıkanıp küçük zar şeklinde doğranır, kuyruklar da aynı biçimde hazırlanır. Kebap şişinden daha ince özel şişlere iki ciğer, bir kuyruk biçiminde saplanır ve mangalda çevrile çevrile pişirilir. Açık (lavaş) ekmeğe dürüm yapılarak küçük kuru soğan ve közlenmiş- tercihen kırmızı- biberle birlikte sıcak olarak ayran eşliğinde her mevsim yenilir.
"Ciğer sulu yenir"
Ciğer kebabının yapılışı serüvenine değinen esnaflardan Cebrail Fırat, "Ciğerimizi pişirirken, özellikle kurumamasına dikkat ediyoruz ve sulu kalmasına önem veriyoruz. Ateşi çok fazla yellemeden pişiriyoruz. Kurursa ciğerin çok fazla tadı kalmaz, bundan dolayı bizim dikkat ettiğimiz konu ciğeri sulu vermek. Genelde insanlar ciğeri sulu tercih ederler, ciğer sulu yenir. Ciğerin sulu olması ciğere farklı bir lezzet katar. Ciğer kuruduğu zaman lezzeti ve tadı kalmaz, ciğer dediğin sulu yenir." dedi.
"Ciğerin doğramasına dikkat edilmesi gerekiyor"
Ciğerin küçük doğranması gerektiğini söyleyen Fırat, "Ciğerin doğramasına dikkat edilmesi gerekiyor. Doğrarken çok büyük doğramamız gerekiyor. Diyarbakırlılar gibi büyük doğramıyoruz, bizim ciğerlerimiz biraz daha küçük. Ayrıca ateşin çok yoğun olmaması gerekiyor, bunlara dikkat etmemiz lazım. Diyarbakır'da ciğerler biraz daha büyük ve servisi şişte yapıyorlar. Şanlıurfa'da ciğerler biraz daha küçük ve ekmeğin içine çekiyoruz. İnsanlar kendi ağız tadına göre dürümlerini yapıp yiyebiliyorlar." şeklinde konuştu.
