Dünya

Katar, Gazze’deki soykırıma dur demek için BM’yi harekete geçirdi

Katar Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Lulve el-Hatır, İsrail’in Gazze Şeridi’ndeki Filistinli sivillere yönelik saldırılarını kınayarak, uluslararası toplumu acil olarak müdahale etmeye çağırdı. Sözcü, Refah kentinde yaşanan insani krize dikkat çekti.

 

Cenevre’de düzenlenen BM İnsan Hakları Konseyi oturumunda konuşan Lulve el-Hatır, İsrail’in Gazze’nin güneyindeki Refah kentine yönelik saldırı tehditlerini şiddetle kınadığını belirtti. Sözcü, Refah’ın, İsrail’in 7 Ekim’den bu yana sürdürdüğü saldırılarda yerlerinden edilen yaklaşık 1,5 milyon Filistinlinin son sığınağı haline geldiğini vurguladı.

Lulve el-Hatır, İsrail’in Refah’ta soykırım yapmasını ve Filistinlileri Gazze Şeridi’nden zorla göç ettirme planlarını uygulamasını engellemek için uluslararası toplumun acilen harekete geçmesi gerektiğini söyledi. Sözcü, “Katar tüm devletleri çifte standarttan kaçınmaya ve israili Uluslararası Adalet Divanı tarafından onaylanan geçici tedbirleri uygulamaya zorlamak, Gazze’de devam eden soykırımı durdurmak ve Filistinli sivilleri korumak için tüm tedbirleri almaya çağırıyor.” dedi.

UNRWA’nın finansmanı kesildi

Lulve el-Hatır, ayrıca, BM’nin Filistinli mültecilere yardım kuruluşu UNRWA’nın finansmanının bazı ülkeler tarafından askıya alınmasının son derece tehlikeli olduğunu ifade etti. Sözcü, “Bu adım, Filistinli mülteciler meselesini ve geri dönüş haklarını sona erdirmeyi amaçlayan bir politikanın başlangıcıdır.” diye konuştu.

Sözcü, UNRWA’nın Gazze’de hayati önem taşıyan hizmetler sağladığını ve kuruluşa destek verilmesi gerektiğini vurguladı. Sözcü, UNRWA’nın finansmanını kesen ülkeleri, soykırım sözleşmesini ihlal etmekle suçladı.

İsrail’in insan hakları ihlalleri

Lulve el-Hatır, son olarak, İsrail’in geçtiğimiz 75 yıl boyunca Filistin halkına karşı insan haklarına ilişkin tüm uluslararası yasa ve sözleşmeleri ihlal ettiğine ve uluslararası sözleşmelerde öngörülen tüm ihlal ve suçları işlediğine dikkat çekti. Sözcü, “Şu anda israilin Gazze Şeridi’ne yönelik saldırısında tanık olduğumuz şey, okulları, hastaneleri, sağlık merkezlerini ve ibadet yerlerini kasıtlı olarak hedef alması; sivilleri ağır ve uluslararası yasaklı silahlarla ayrım gözetmeksizin bombalaması; soykırım suçlarını, savaş suçlarını ve insanlığa karşı suçları işlemesidir.” dedi.

{ "vars": { "account": "G-3SZQ7JT08Q" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }