İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Burak Can konu hakkında önemli bilgiler verdi.
Karaciğer yağlanması (yağlı karaciğer hastalığı) her geçen gün adını daha çok duyduğumuz bir hastalık. Ülkemizde obezite ve diyabet artış hızına bakacak olursak bundan sonra daha da sık duyacağız. Şeker hastalığı, insülin direnci, yüksek kolesterol, kalp damar hastalıkları, kanser, bağışıklık sistemi bozuklukları ile karaciğer sağlığı doğrudan ilişkilidir. Bu nedenle bu konu önem arz ediyor.
Yağlı karaciğer hastalığı, karaciğerinizde çok fazla yağ birikmesinin neden olduğu bir hastalıktır. Sağlıklı karaciğerde de bir miktar yağ olabilir. Yağ miktarı, karaciğer ağırlığının %5 -10’unu geçerse sorun haline gelir. Karaciğer yağlanması “alkole bağlı olan (alkolik karaciğer yağlanması)” ve “alkole bağlı olmayan (non-alkolik karaciğer yağlanması)” olarak ikiye ayrılır. Alkolik karaciğer yağlanması erişkinlerin %5’inde görülmektedir. Alkole bağlı olmayan karaciğer hastalığı ise toplumda daha sık görülmekte olup Türkiye için kesin rakam bilinmese de ABD’deki gibi 3 kişiden birinde görüldüğü tahmin edilmekte.
Karaciğer Yağlanması; Dünya toplumunun yaklaşık %25’ini etkilemektedir. Türkiye’de görülme sıklığının %30 olduğu tahmin edilmektedir. Obezite-aşırı kilo, şeker hastalığı, kolesterol yüksekliği, hipertansiyon, insülin direnci, polikistik over sendromu gibi hastalıklar non-alkolik karaciğer yağlanmasına sebep olmaktadır.
Karaciğer yağlanması da insülin direnci, şeker hastalığı, obezite,kolesterol yüksekliği, tansiyon yüksekliği, kalp-damar hastalıkları gibi hastalıklara zemin hazırlar. Bu hastalıklarla birbirlerini tetiklerler, aralarında kısır döngü vardır.
Çok hızlı kilo vermek de karaciğer yağlanması yapar. O nedenle çok hızlı kilo vermeyi değil sağlıklı kilo vermeyi hedeflemeliyiz. Bazı ilaçlar da karaciğer yağlanmasına sebep olabilmektedir. Amiodaron, tamoksifen, tetrasiklin, diltiazem bunlardan bazılarıdır.
Karaciğer yağlanması ilerledikçe,steatohepatit (karaciğer iltihabı) sonrasında siroza neden olmaktadır. Siroz durumu ilerledikçe karaciğer yetmezliğine ve/veya karaciğer kanserine sebep olabilmektedir.
Belirtileri neler?
Karaciğer yağlanması olan hastaların çoğunda hiçbir şikayet yoktur. Hayatlarını normal sürdürürler. Ta ki siroz gelişene kadar. O nedenle bir şikayetimizin olmaması karaciğerimizde her şeyin yolunda gittiği anlamına gelmez. Hastanın tıbbi öyküsü, kan tahlilleri ve karaciğer görüntülemeleri (Ultrason, bilgisayarlı tomografi, manyetik rezonans görüntüleme, transientelastografi) ile tanı konulur. Bazı durumlarda karaciğer biyopsisi gerekebilir.
Siroz gelişince halsizlik, iştahsızlık, bulantı, zayıflama, sarılık, karın ve bacaklarda ödem gibi şikayetler gelişebilir.
Son döneme kadar belirti vermediği için yukarıda saydığım hastalıklar varsa ve/veya fazla kilonuz varsa karaciğer yağlanmanızın olma ihtimali yüksek. Hekiminizle görüşün.
Karaciğer yağlanmasından nasıl korunabilirim ?
Karaciğer yağlanmasından korunmak istiyorsak öncelikle yaşam tarzımıza dikkat etmeliyiz. Korunmak için yaptıklarımızla tedavi amacıyla yapacaklarımız aşağı yukarı benzer şeyler. Beslenmemize dikkat etmeli, sağlıklı beslenmeliyiz. Hareketli olmalı düzenli spor yapmalıyız. Alkolden mümkün olduğunca uzak durmalıyız. Fazla kilolardan kurtulmalıyız. Şeker hastalığı, kolesterol yüksekliği, metabolik sendrom, hipertansiyon, uyku apne sendromu, hipotiroidi, insülin direnci gibi durumlar yeterli şekilde tedavi edilmeli. Doktorumuzun bu hastalıklar için yazdığı ilaçları düzenli kullanmalıyız.
Mahreç: Haber Merkezi