CHP Rize İl Başkanlığı Danışma Kurulu toplantısı Rize Kültür Merkezi’nde yapıldı. Toplantıya, CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın, CHP Genel Başkan Yardımcısı Deniz Yavuzyılmaz, CHP Rize Milletvekili Tahsin Ocaklı, ilçe belediye başkanları, meclis üyeleri, kadın ve gençlik kolları üyeleri katıldı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından açılış konuşmasını yapan CHP Rize İl Başkanı Saltuk Deniz, şunları söyledi:
"Parti politikalarımızı doğru sahiplenme noktasında bir sıkıntı yaşıyoruz. Parti üyelerimizin en büyük görevi parti politikalarını yansıtmak; partimizin söylemiş olduğu, genel başkanımızın söylemiş olduğu, milletvekilimizin yapmış olduğu açıklamaları belediye başkanlarımızın yapmış olduğu uygulamaları, açıklamaları yani hayata dair yaşama dair mücadeleye dair ne söylüyorsak bunları çoğaltacak olan parti üyelerimiz. Yani sizler bunları gittiğiniz her yerde anlatacaksınız. Eskiden Cumhuriyet Halk Partisi'ni güçlü kılan şey şuydu, hangi köy kahvesine giderseniz gidin bir Cumhuriyet Halk Partili ile karşılaşıyorsunuz ve o Cumhuriyet Halk Partili de 'ben buradayım' diyordu. Biz şimdi yeniden bunu oluşturmak zorundayız."
"Müteahhitlere ayırdığınız kaynaklardan vazgeçin, halka kaynak verin"
Rize Milletvekili Tahsin Ocaklı şunları söyledi:
"Cumhurbaşkanımıza buradan bir çağrı yapayım; 25 yıldır size bu memleket fırsat verdi, Rizeli fırsat verdi. Geçen dönem yaptığınız hataları gördü ve halkçı belediyeciliğin bugün de örneklerini gördüğümüz 3 ilçede biz artık mutlu yaşamaya başladık. Rize'de de artık mutlu yaşamak istiyoruz. Onun için müteahhitte ayırdığınız kaynaklardan vazgeçin, halka kaynak verin. Bütçenin tamamında halka kaynak yoktur ranta kaynak vardır. Halk artık isyan noktasına geldi ya görevi yapamıyorsanız bırakacaksınız ya da hemen seçime gideceğiz."
"AKP medyayı tekleştirdi, kamu kaynaklarını kullanarak medyayı satın aldı"
CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın ise şunları söyledi:
"Hepimiz 22 yıldır geçmekte olduğumuz karanlık tünelin farkındayız. Evet AKP bir rıza üretme mekanizmaları kullandı yani medyayı tekleştirdi, kamu kaynaklarını kullanarak medyayı satın aldı ve oranın üzerinden büyük bir propaganda aracı kullandı. Evet dini istismar ve bunun üzerine vatandaşı ötekileştirdi diğer yandan kutuplaştırdı. Diğer taraftan, kendi politikalarını uygulamaya gayret ettiler ancak bu yetmedi, Türkiye'nin en az yüzde 50'si 'biz sizinle beraber yürümeyeceğiz' dedi ve onlara karşı da bu kez zor mekanizmalarını kullanmaya başladılar. 'Sizin İsrail'le ilgili olarak atıp tutmalarını rağmen ticaretiniz sürdürdüğünüz biliyoruz' diyen genç kadınları, erkekleri gözaltına aldılar tutukladılar, belediyelere belediyelerimiz kayyumlar atadılar. Bütün bunlar oluyor bitiyor. Biz 101 yıllık bir siyasal partinin bugünkü evlatlarıyız taşıyıcılarıyız. Türkiye'yi geleceğe taşımak Cumhuriyeti yeniden ayaklarının üzerine dikmekle mükellefiz."
"Devletin valisi olması gereken şahıs AKP'nin takımına şoförlük yapıyor"
Rize valisi İhsan Selim Boydaş'ın AK Parti'li milletvekilleri ve il yöneticilerine 'özel şoförlük' yaptığını belirterek eleştiren Günaydın, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"AKP bu 22 yılda bir tek parti devleti tesis etti. Bana bir fotoğraf gösterdiler; bir araba var aracı Rize Valisi kullanıyor yanında Rize'nin milletvekili oturuyor AKP'li, arkada bir diğer AKP Rize milletvekili ortada Rize'nin Belediye Başkanı, en solda da Rize'nin AKP İl Başkanı. O kadar fütursuzlaşmışlar ki AKP il başkanı bunu sosyal medyasında kullanıyor. Yani devletin valisi olması gereken şahıs AKP'nin takımına şoförlük yapıyor. Arkadaşlar bu tahammül edilebilecek bir fotoğraf değildir, bu fotoğrafın çekilmesi bir ciddi skandaldır bu fotoğrafın sosyal medyada paylaşılmasında bir tereddüt duymayan ruh hali başka bir ayrı skandaldır, dolayısıyla bizim artık bu düzene bir son verme zamanımız gelmiştir."
"AK Parti, ikiyüzlü bir parti. AK Parti'nin ana ilkesi iki yüzlülük"
CHP Genel Başkan Yardımcısı Deniz Yavuzyılmaz ise şunları söyledi:
"Cumhuriyet Halk Partisi sadece siyasi bir parti olmanın ötesinde aynı zamanda Türkiye'deki demokratikleşmenin ve çağdaşlaşmanın taşıyıcısı bir partidir. Türkiye çok zorlu bir sürecin içinden geçiyor; ekonomik kriz bir yandan, iklim krizi bir yandan, bebek cinayetleri bir yandan, kadın cinayetleri... Hepsini üst üste koyduğumuzda Türkiye'de yaşayan vatandaşlarımız adeta depresyonda ve depresyona girmesinin tek bir Türkiye'ye özel bir nedeni var onun da adı AK Parti. AK Parti, ikiyüzlü bir parti. AK Parti'nin ana ilkesi iki yüzlülük. İşlerine gelince 'ileri demokrasi' diyorlar işlerine gelmeyince 'demokrasi amaç değil araçtır' diyorlar. İşlerine gelince 'milli irade' diyorlar, işlerine gelmeyince seçilmiş belediyelere kayyum atıyorlar. İşlerine gelince barış, işlerine gelmeyince ülkenin huzurunu kaçırıp kaos çıksın istiyorlar çünkü kaostan ve kutuplaşmadan besleniyorlar. "
"AK Parti'nin sağlık politikalarındaki komisyon anlayışının örneği"
AK Parti hükümetinin sağlık politikalarını eleştiren Yavuzyılmaz, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Bu elimde görmüş olduğunuz tablonun yer aldığı rapor Sayıştay’ın üniversite hastanelerinin mali yapılarının sürdürülebilirliği konu denetim raporu. Bu gördüğünüz rapor sansürlenmiş bir rapordur. Bu rapor Sayıştay'ın sisteminde vardır resmi bir rapordur. Bu raporu biz tedarik ettik. Rapor diyor ki; Türkiye'deki kanser ilaçlarının gümrükten giriş fiyatı, bir kanser ilacı için söylüyorum şu anda, 486,56 Lira. Türkiye’deki satış fiyatı 21 bin 693 lira. Bakın kâr marjını Sayıştay denetçisi yazmış. kâr marjı yüzde 4 bin 530. Bu AK Parti'nin sağlık politikalarındaki berbat yönetiminin, rant anlayışının, komisyon anlayışının, vatandaşın sağlığını nasıl hiçe saydığın acı bir örneği."