Meta'nın sessiz sedasız eklediği "siyasi içerikleri kısıtla" özelliği, kullanıcıları adeta isyan ettirdi. Bazıları bu hamlenin özgürlüklerine darbe olduğunu savunurken, diğerleri ise özellikle Filistin'e destek veren içeriklerin hedef alındığını iddia etti.
ABD'li muhafazakar yorumcu Tomi Lahren, bu değişikliğin muhafazakar sesleri engellemeye yönelik olduğunu iddia ederek tepkisini dile getirdi. Instagram kullanıcılarının tercihlerinin kendileri tarafından seçildiğinden emin olmaları gerektiğini vurguladı.
Bağımsız Gazeteci Jessica Kraus, Instagram'ın sessizce ayarları değiştirerek tüm kullanıcıları öfkelendirdiğini belirtti. Seçim kampanyalarının yoğun olduğu dönemlerde sansürün demokrasi için doğrudan bir tehdit olduğunu vurguladı.
Meta'nın kısıtlama özelliğiyle ilgili sorulara cevap vermemesi ve kullanıcıların ayarları değiştirmeye çalışırken yaşadığı sorunlar, tepkilerin daha da artmasına neden oldu. Birçok kullanıcı, kısıtlamayı kaldırmak istediklerinde uygulamanın hata verdiğini veya değişikliği yapmalarına izin vermediğini dile getirdi.
ABD'de TikTok'un yasaklanması girişimleri, sosyal medya platformlarının siyasi içeriklere bakışını gözler önüne serdi. TikTok'un sansürsüz yaklaşımı, diğer platformları hedef haline getirdi. Meta'nın Instagram ve Threads'i de bu tartışmaların içine çekildi.
