Dünya

İkinci Trump dönemi resmi olarak başladı

ABD’de Donald Trump dün yemin ederek başkanlık görevine resmi olarak başladı ve göçmen girişini engellemek, çevre ve iklim politikalarını düzenlemek, ırk ve cinsiyet çeşitliliği girişimlerini kaldırmak gibi birçok kararnameye imza attı. ANKA Review Direktörü Gülru Gezer, Trump’ın ikinci döneminin başlamasına ve imzaladığı kararnamelere ilişkin olarak, "Önümüzdeki dönemde Trump’ın etkileri, başlangıçta yapıcı olmaktan ziyade ABD’nin temellerini sarsıp uluslararası ticareti olumsuz etkileyebilir"

Donald Trump, dün yemin ederek Beyaz Saray’daki görevine resmi olarak başladı. 47’nci Başkanlık görevine başlar başlamaz Trump, çok sayıda kararnameye imza attı. Bu kararnameler içerisinde ABD’ye göçmen girişini engellemek, çevre ve iklimin uygulamalarını düzenlemek, ırk ve cinsiyet çeşitliliği girişimlerini kaldırmak gibi pek çok konuda idari emir bulunuyor.

ANKA Review Direktörü ve TEPAV Dış Politika Programı Direktörü Gülru Gezer, Trump’ın ikinci başkanlık döneminin resmi olarak dün başlamasıyla imzaladığı kararnamelere ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

"Milyonlarca insanı ülkesine geri göndereceği yönündeki ilk başkanlık kararnamesini imzaladı"

Trump, Biden'ın başkanlığı döneminden kalan ve sınır dışı etme önceliklerini ciddi suçlar işleyen, ulusal güvenlik tehdidi olarak görülen ya da sınırda durdurulan kişilerle sınırlandıran bir emir de dahil olmak üzere çeşitli göçmenlik emirlerinin tekrar düzenlenmesini emretti ve yüz binlerce göçmenin akıllı telefon üzerinden randevu alarak yasal yollardan ülkeye giriş yapmasına olanak tanırken, uygulamanın kapanmasıyla birlikte mevcut randevular da iptal edildi. Trump’ın söz konusu göçmen politikasını hızla hayata geçirmesine ilişkin Gezer, şunları söyledi.

"Trump, esasında bütün seçim kampanyası esnasında verdiği vaatleri, yerine getirdiğini ve getireceğini göstermiş oldu bu başkanlık kararnameleriyle. Özellikle bu yasadışı göçmen konusunda kendisi 11 milyon kişiyi telaffuz etmişti. Milyonlarca insanı, ülkesine geri göndereceği yönündeki ilk başkanlık kararnamesini imzalamış oldu. Hatta bununla kalmayıp orduyu da güney sınırına sevk etme yönünde bir irade ortaya koydu."

Gezer, Trump’ın Ocak 2021’deki Kongre Binası baskınında yer alanları affetmesine ilişkin, "ABD demokrasisinde aslında bir kara leke olarak nitelendirebileceğimiz 6 Ocak 2021’deki Kongre Binası baskınında bilfiil yer alan yaklaşık bin 500 kişiyi de affetti yine bir başkanlık kararnamesiyle" değerlendirmesinde bulundu.

"ABD’yi yeniden güçlü yapabilmek’ için ittifaklar yerine tek başına hareket edebilir"

Trump’ın ABD dış politikasına yönelik de bazı kararnamelere imza attığını belirten Gezer, şöyle konuştu:

"ABD’yi güçlü kılan ve ABD diplomasisini dış politikasını başarılı kılan ittifak kurma becerisi çerçevesinde değerlendirdiğimizde de Paris İklim Anlaşması ve Dünya Sağlık Örgütü’nde çekilmesi de bundan sonra 'ABD’yi yeniden güçlü yapabilmek' için ABD’nin daha ziyade ittifaklar çerçevesinde ya da oluşturulan uluslararası düzen çerçevesinde değil; tek başına hareket etme yönünde bir temayül ortaya koyabileceğini görüyoruz.

Seçim kampanyası esnasında biz acaba 'Bunu yapar mı? Bu kadarını söylüyor ama yapmayabilir' dediğimiz birçok şeyi de ilk gününde yaptığını ve yapacağını görüyoruz. Tabi Kanada ve Meksika’ya uygulanan yüzde 25 oranında ve muhtemelen şubat ayının başında da devreye girmesi gereken gümrük tarifeleri de Trump’ın özellikle hem komşularıyla hem de üçüncü ülkelerle ticarette bu yeni gümrük tarifelerini uygulayacağını da işaret ediyor.

Önümüzdeki dönemde ben hem ABD içerisinde hem de uluslararası alanda Trump’ın etkilerinin ilk etapta yapıcı olmaktan ziyade özellikle ABD’nin temelini sarsabilecek bazı etkilerin, uluslararası ticareti olumsuz etkileyebilecek bazı sonuçları doğurabileceğini değerlendiriyorum."

"Trump, ABD için radikal, dünya için olumsuz yansımaları olabilecek kararlara imza attı"

Trump'ın ABD’de doğanlara vatandaşlık hakkı tanıyan politikayı sona erdirecek bir kararname imzalamasına ilişkin Gezer, şu ifadeleri kullandı:

"Bu durum bir kere ABD Anayasası’na aykırıdır. Dolayısıyla buna karşı olan muhakkak Demokrat Parti’den ya da başka mecralardan Yüksek Mahkeme’ye yönelik bir dava açılması bu karara itiraza yönelik bir sürecin işletilmesi söz konusu olabilir. İşte yine burada Trump’ı ya ‘benim istediğim olur ya benim istediğim olur’ anlayışıyla hareket ettiğini görüyoruz. Daha evvel de söylemişti, ‘Ben ilk geldiğimde bir günlüğüne diktatör olacağım’ demişti. ABD açısından radikal sayılabilecek dünya açısından da olumsuz yansımaları olabilecek birçok karara dün imza attığını gördük."

"Sırf Trump’ın destekçisi diye birilerinin atanması, kısa ve orta vadede vahim sonuçlar doğurabilir"

Trump, ordu ve hükümetin adı açıklanmayan diğer bölümleri hariç olmak üzere federal hükümetin işe alımlarını durdurarak çok sayıda diplomat ve memurdan istifa etmesini istedi. Bu durum, “partizan olmayan kamu kurumlarında çalışanları görevden alıp yerlerine kendisine sadık kişileri getirmeye” yönelik bir planın parçası olarak ele alındı. Gezer, konuya ilişkin şu değerlendirmelerde bulundu:

"ABD’de bürokraside üst düzey atamalar hep siyasidir. Bizdeki sisteme ya da Avrupa’daki sisteme ve pek çok diğer demokrasilerdeki sisteme benzemez. Yani bir başkan geldiğinde bakanlıkların, kamu kurumlarının üst düzey yöneticileri zaten otomatik olarak istifa eder ve onların yerine de yeni başkan kendi partisinden birilerini atar. Tabi ki bu genelde liyakata dayalıdır yani sırf Trump’ın destekçisi oldu diye birilerinin atanmasının da tabi kısa ve orta vadede vahim sonuçlar doğurabilir."

{ "vars": { "account": "G-3SZQ7JT08Q" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }