Deprem ülkesi Türkiye'de her gün farklı bölgelerden sarsıntı haberleri geliyor. Bu kapsamda, ALTER Uluslararası Mühendislik ve Müşavirlik Yönetici Ortağı Dide Özdikmen, güçlendirilmiş binaların önemini vurguladı. Özdikmen, “Hiç kimse güvenli olmayan bir binada yaşamak ya da çalışmak istemez. Çocuğunu deprem güvenliği olmayan bir okula göndermek istemez” diyerek, riskli yapıların güvenli hale getirilmesinin mümkün ve önemli olduğunu belirtti.

Sıla bebeğin hayati tehlikesi sürüyor Sıla bebeğin hayati tehlikesi sürüyor

Özdikmen, eski yapıların gelişmiş tasarımlar ve malzemelerle güçlendirilmesinin, yeni binaların depreme dayanıklı inşa edilmesi kadar kritik olduğunu ifade etti. Yapısal analiz ve modellemelerle depreme dirençli binalar oluşturmanın mümkün olduğunu söyleyen Özdikmen, bu sayede can kayıplarını ve milyarlarca liralık maddi zararları en aza indirmenin mümkün olduğunu vurguladı.

Özdikmen, ülkemizin bir deprem kuşağında olduğunu hatırlatarak, “Yeni yapılan binaların depreme dayanıklı olarak inşa edilmesi çok önemli. Ancak mevcut yapıları güçlendirme çalışmaları ile depreme karşı ciddi bir önlem almak da mümkün” dedi. Sismik risklere göre tasarım yapmanın ve mevcut binalarda güçlendirme projeleri hazırlamanın kaçınılmaz olduğunu belirtti.

Güçlendirme çalışmalarında kullanılan teknikler arasında yüzen temel, çekirdek duvar ve sarkaç gücü gibi yöntemlerden bahseden Özdikmen, özellikle okullar, hastaneler ve oteller gibi nüfus yoğunluğu yüksek binaların bu çalışmaları bir an önce yapmasının hayati önem taşıdığını yineledi.

Bu açıklamalar, deprem güvenliğine yönelik farkındalığı artırmak ve güvenli yapıların inşası ve güçlendirilmesi konusundaki çalışmaların önemini vurgulamak açısından büyük önem taşıyor.

Muhabir: M.Nezir ŞEKER