Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ndeki Yatırım Ortamını İyileştirme Koordinasyon Kurulu (YOİKK) Toplantısı'nın ardından yaptığı açıklamada, Türkiye'nin yatırım ortamını iyileştirme ve yatırımları artırma çabalarını değerlendirdi.
Yılmaz, yatırım ortamının iyileştirilmesinin Türkiye'nin büyümesi, kalkınması ve sosyal refahı için kritik öneme sahip olduğunu vurgulayarak, son dönemde artan siyasi güven ve istikrarın yatırım ortamı açısından olumlu etkiler yarattığını söyledi. Ayrıca, Türkiye'nin artık öngörülebilirlik açısından güçlü bir ülke olduğunu ve politika belirsizliklerinin ortadan kalktığını ifade etti.
Yılmaz, yatırım ortamının makro istikrar ve enflasyonla doğrudan ilişkili olduğunu, bu nedenle enflasyonla mücadelenin yatırım ortamını olumlu etkileyen unsurlardan biri olduğunu belirtti. Son 20 yılda ülkede gerçekleştirilen toplam sabit sermaye yatırımının 108 trilyon Türk lirasına ulaştığını söyleyen Yılmaz, bu yatırımların 93 trilyon Türk lirasının özel sektör tarafından yapıldığını vurguladı.
Uluslararası doğrudan yatırımlara da değinen Yılmaz, Türkiye'nin son 20 yılda 252 milyar dolar uluslararası doğrudan yabancı yatırım çektiğini ve bu alandaki paylarının 2003 yılındaki yüzde 0,3 seviyesinden 2022'de yüzde 1 seviyelerine çıktığını belirtti. Yılmaz, hedeflerinin uluslararası doğrudan yatırımdaki paylarını yüzde 1,5'e çıkarmak olduğunu ifade etti.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı, YOİKK Toplantısı'nda ele alınan konulardan birinin de Yatırım Taahhütlü Avans Kredileri programı olduğunu aktararak, Merkez Bankası tarafından ayrılan 300 milyar liralık kaynakla Türkiye'nin cari açığını azaltacak, teknolojik düzeyini artıracak projelere destek verileceğini açıkladı. Bu projelerde faiz oranlarının projenin stratejik ve finansal değerlendirmesine göre yüzde 15'ten başlayarak yüzde 30'a kadar değişebileceğini belirten Yılmaz, programın başvurulara açık olduğunu ve projelerin özel bir komite tarafından değerlendirileceğini söyledi.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, toplantının sonunda Türkiye'nin uluslararası alanda yatırım trendlerine uygun bir yol haritası oluşturacakları ve 2024 başında bu stratejiyi kamuoyuyla paylaşacakları taahhüdünde bulundu.