Ramazan-ı Şerif’i buruk karşıladık, çünkü Gazze’nin yanı sıra gönül coğrafyamızın farklı köşelerinde yaşanan acılar ve zulümler sebebiyle içimiz buruktu. Gazze, 7 Ekim’den beri sadece Türkiye’nin değil, tüm insanlığın kalbinde kanayan bir yara oldu. Savaşta bile dokunulmaması gereken hastaneler, okullar, kiliseler ve camiler bilerek bombalandı. İsrail saldırıları sonucu 33 bin Filistinli şehit düşerken, 75 binden fazla kardeşimiz yaralandı.
Türkiye’nin Yardımı
Türkiye olarak bugüne kadar bölgeye sevk ettiğimiz toplam 45 bin tonu aşan yardım malzemesiyle Filistin halkının yanında olduğumuzu gösterdik. İnşallah bundan sonra da Gazze’de akan kan duruncaya ve Filistinli kardeşlerimiz 1967 sınırları temelinde başkenti Doğu Kudüs olan özgür Filistin devletine kavuşuncaya kadar desteğimizi sürdüreceğiz.
Deprem Bölgesi ve Ekonomi
Dış siyasette bu adımları atarken gündemimizin ilk sırasında yer alan deprem bölgesini asla ihmal etmiyoruz. Asrın felaketinin yaralarını birlikte sarıyoruz. Ekonomi cephesinde hayat pahalılığı ve enflasyonla mücadele en hassas olduğumuz konudur. Uyguladığımız ekonomi programının olumlu etkilerini yılın ikinci yarısından itibaren daha net bir şekilde görebileceğiz.
Türkiye Yüzyılı Vizyonu
Türkiye Yüzyılı vizyonumuzu hayata geçirinceye kadar bize durmak, dinlenmek, soluklanmak yok. Rabbim yar ve yardımcımız olsun. 31 Mart seçimlerinde iradesine sahip çıkan tüm vatandaşlarıma teşekkür ediyorum. Bayramın manevi iklimini kırgınlıkları gidermek için fırsata çevirmelerini istirham ediyorum.